Moda’da Sürdürülebilirlik Birlikte Mümkün

Moda’da Sürdürülebilirlik Birlikte Mümkün

Peki Nedir Bu Sürdürülebilir Moda ?

Sürdürülebilir moda; hammadde üretiminden başlayıp kıyafetin atılmasına kadar olan tüm süreç boyunca uygulanan yöntemlerin, çevreye ve insan sağlığına verdiği zararları minimize edecek şekilde güncellenmesini ve sektördeki kötü çalışma koşullarının iyileştirilmesini amaçlayan harekettir. Bu sayede; sektörün, gelecek nesiller için daha elverişli bir düzene kavuşması hedeflenmektedir. 


Sürdürülebilirlik kavramının günümüzde neden herkes tarafından konuşulur hale geldiğini ve sürdürülebilir yaklaşımların geleceğimiz için neden bu denli mühim olduğunu anlamak adına bazı kavramları aşağıda sizler için açıklamaya çalıştık.

 

Hasar Tespiti

Pandeminin başlangıcından bu yana hep birlikte olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Acaba dünya bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor olabilir mi? Şüphesiz..

Oluşturduğu çevre kirliliği bakımından dünyada petrolden sonra 2.sırayı alan tekstil sektöründeki üretim hızla artmaya devam ediyor. Tekstil sektörünün neden olduğu yıllık karbondioksit salınımı, tüm dünyadaki havayolu ve denizyolunun toplamından daha fazla. Yılda 150 milyardan fazla kıyafet üretiliyor, yaklaşık %90’ı satılıyor ve yine her yıl 90 milyar civarında kıyafet çöpe atılıyor. Peki moda sektörü nasıl oldu da bu hale geldi? Bunu anlamak için yakın geçmişe gitmek yeterli.

Sonun Başlangıcı: Hızlı Moda (fast fashion)

Hızlı moda, uluslararası tabiriyle fast fashion; 1975 yılında Amerika’da, lüks marka kıyafetlerinin uygun fiyatlı benzerlerinin her hafta tüketiciyle buluşturulması amacıyla başlamış olan akımdır. O döneme kadar yılda 2 veya en fazla 4 kez çıkarılan yeni koleksiyon sayısı, hızlı moda akımıyla birlikte yılda 50’ye kadar ulaşmıştır.

Bu akımı benimseyen markalar, kısa sürede bu kadar fazla sayıda ve uygun fiyatlı satış yapabilmek amacıyla minimum maliyet ve maksimum hızla üretim yapmaya başladı. Nitekim doğaya ve insan sağlığına zararlı kullan-at tarzında kalitesiz ürünler dolaplarımızda yerlerini aldı. Annelerimizin dolaplarındaki yıllarca öncesine ait olan ama renkleri modelleri dikişler sapasağlam olan kıyafetler tarih oldu. Ve tabi aynı markalar, çalışan maliyetlerini de azaltmak için iş gücünün en ucuz olduğu 3.dünya ülkelerine yönelerek, ihtiyaç sahibi insanları çok düşük ücretlerle çok ağır koşullarda çalışmaya mahkûm etti. hayvan dostlarımızı görmeye tahammül edemeyeceğimiz şekilde katletti. Diğer yandan tüketicilere, yani bize, mümkün olan her platform üzerinden, sürekli ‘son moda’ ürünleri satın alarak daha güzel görüneceğimiz ve daha mutlu olacağımız algısı yüklendi. Yüklenmeye de devam ediyor. Tüm bunların sonucu olarak tekstil sektörü, bugün, üretimden tüketimin son aşamasına kadar doğaya ve insanlara geri dönülemez zararlar veren bir pazar haline geldi.

Bir Umut Işığı: Yavaş Moda (slow fashion)

Yavaş moda, uluslararası tabiriyle slow fashion; hızlı moda akımına karşı bir duruş olarak ortaya çıkmıştır. Temelinde, doğa ile insana saygı çerçevesinde kaliteli ve zamansız parçalar üretilerek uzun yıllar boyunca kullanılabilmesi amacını taşır.